DEVEKUŞU TERBİYECİSİ
Toplum bizden ahenkli olmamızı ister, karşılığında kolektif kimliğe ait olmamıza izin verir. İnsan bu aidiyeti öyle kutsallaştırır ki, ötekine olan ihtiyacı kendine sadece ötekinin gözünden bakmaya, kendini bir tek ötekiyle tanımlamaya vardırır işi. Paradoksal olarak bunun tam aksi de sıkça görülür. Ötekine göre kurgulanan hayatlar sürdüren insan, bu kez de ötekini görmez hale gelir. Goffman'ın 'sivil dikkatsizlik' olarak tanımladığı şey, insanın etrafına bakmıyor ve etrafını duymuyor gibi yapmasıdır. Devekuşları gibi kafasını kuma gömen insanların evreninde yaşıyoruz. Oysa gerçekler olduğu gibi tam da orada, ortada duruyor. Birbirimizi kandırmayalım, hepimiz görüyoruz ve duyuyoruz.
-
Sosyal Medya ve Toplumsal Dönüşme Biçimlerimiz
Sosyal medyayla aranız nasıl? Her sabah mutsuz uyanmamıza neden olan, gece uykularımızı kaçırsa da bi’ kontrol etmeden uyumadığımız sanal sosyalleşme ortamlarının yaşamımızın önemli bir parçası haline geliverdiği malum. Sosyal medya zararlı mı, gerekli…
-
Kadınlar Ataerkiyi Neden Savunur?
Ataerki; erkeğin kadına göre egemen, başat ve belirleyici olduğu toplumsal sistem. Tüm yaşamımıza sinmiş olan, hepimizin farkında olmadan içselleştirdiği toplumsal rengimiz. Söze böyle başlayınca, yok canım bırak bu feminist söylevleri diye sözü alıp…
-
Delilik Paylaşılır mı?
Normalleşme günleri başladı. Bir sayfayı ikiye bölüp pandemi öncesi ve sonrası yaptığımız ve yapamadığımız şeyler diye listelesek çarçabuk doldururuz bu sayfayı değil mi? Günlük hayatımıza ve sosyal yaşantımıza etkisi öyle somut, öyle belirgin…
-
Popüler Psikoloji Seküler Kadercilik mi Aşılıyor?
Psikolojinin bu denli popüler hale gelmesi travmalarla dolu toplumumuz için ne büyük bir şans olmalı, öyle değil mi? Psikolojik aydınlanma trendi sayesinde, örneğin eskisinden çok daha fazla sayıda insan çocukluğun tüm hayatı etkileyecek…
-
Miriam: Çocuk Gözünden Ayrımcılık
“Dünya ne kadar tuhaf diye düşündü; birinin aksanı, ırkı ya da dini birbirine benzeyen çoğunluktan en ufak bir farklılık göstermesin, hemen biri çıkıp kötü muamelede bulunmaya başlıyordu.” (Miriam, s.70) Siz Hiç Ötekileştirildiniz mi?…
-
YARA TOPLAYICI-2: Acıdan Beslenen Toplumlar
Zihin dünyamızda bir mantık çerçevesine oturtulması zor olan, toplumu mevcut dengesinden çekip çıkartan, insanı acı ve çaresizlikle bir donuklaşma ve yabancılaşma hissine sürükleyen bir yığın olay ve durum deneyimleniyor. Doğal afetler, savaşlar, siyasi-etnik-dini…
-
Lucifer Etkisi: Kötülüğün Dayanılmaz Ağırlığı
Sıradan insanların zalimce tavırları kolayca benimsediği bir dönemdeyiz dersem abartmış olur muyum? Öyle anlar oluyor ki, bazen bir ben olan biten karşısında acı çekiyormuşum gibi hissediyorum. Ve böyle anların sıklaşması asıl beni korkutan. …
-
İyi Toplum Yoktur, Çünkü Büyü Bozuldu
Birey verili ve kesin kuralların olduğu bir topluma doğar, doğduğu anda kendisine biçilen rolü öğrenmekle işe koyulur. İçine doğduğu dünyayı olduğu gibi kabul etme sürecidir bu. Bu süreçte en büyük ‘yardımcısı’ ailedir. Aile…
-
Karakter Aşınması ve Topyekun Hiçlik
Kırmızının sarıya döndüğü ilk saniyede, ışıklarda bekleyen araçlardan onlarca korna sesi yükseliyor. Kaldırımlarda birbirine çarpa çarpa ilerleyen insanlar tüm benliklerini kaplayan telaşları dışında hiçbir şey göremiyor. ‘İnan hiç vaktim yok’ la başlıyor ve…
-
Unorthodox: Size de Bir Yerlerden Tanıdık Geldi mi?
Unorthodox , Mart’ın son günlerinde Netflix’te mini dizi olarak girdi yayına. Yapım, sinematografi açısından uzmanlarınca analiz edilir elbette. Ancak, ultra Ortodoks Yahudi cemaatine(Hasidik) mensup genç bir kadının hikayesini konu alan bu dizinin sosyolojik,…